7 Temmuz 2012 Cumartesi

Hayatın bana kıçıyla gülme şekli.

Bugün yine yürüyüşümü yaparken ,müziğimi dinlerken, mutlu mutlu etrafıma gülücükler saçarken sinirlerim yükseldi.Böyle bi hüzne boğuldum.Yani bazı şeyler sinirimi bozuyordu evet ama bu sinir bozukluklarımın mutlu olduğum anlarda ortaya çıkması benim hem sinirlerimi yeniden bozuyor hemde hüzünlendiriyor.

Kendimi kimsenin yanına koyamıyorum.Ne bir arkadaş olabiliyorum ne bir sevgili.Kalp kırmak veya soğuk davranmak konusunda yarışma olsa jüri üyeleri bile bana küser ve yarışmayı terk eder.Buna eminim.

İnsanları kendimden soğutuyorum.Bunu nasıl yapıyorum bilmiyorum.Farkında bile olmuyorum.Aslında öyle olmadığımı zannediyorum ama soğuk olduğumu duyuyorum.Kendi kendime yaşamak istiyorum evet ama insan bazen dinlemek istiyor.Karşılıklı sohbet edip çay içmek istiyor.Başkalarını dinleyip dertlerine ortak olmak istiyor.

Monotonluk tak etti artık.Tek başına maceralar yaşayan,hayallerini gerçekleştiren insanları kıskanıyorum.Benim hayallerimi gerçekleştiren insanlardan nefret ediyorum.

Ben ise bilgisayarımla ilişki yaşıyorum resmen.Ama yakında bilgisayarımın da kalbini kırarım herhalde.Kitaplarımı küstürürüm.Kesin.

Kendi kabuğuma da sığmıyorum artık.Boğuluyorum,bunalıyorum.

Beni rahatsız eden yalnızlık mı yoksa kimsesizlik mi bilmiyorum.Her insan yalnızdır aslında çünkü yalnızlık göreceli bir kavramdır.Ve yalnız olmak değil hissetmekte önemlidir.Ruhen yalnız olmak bedenen yalnız olmaktan daha kötüdür.Kalabalığın içindeki yalnızlık daha da acı verir insana.

Bende acı çekiyorum.Bende mutsuzum.Umudumu kaybediyorum yavaş yavaş ama bir mucize bekliyorum.Sabırsızlanıyorum.Bu anları yaşamak istemiyorum.Tüm istediğim bu.Çok mu şey istiyorum?


Tüm bu satırların yazılma sebebi ise ; yürüyüşte bir yerde iki sevgili gördüm.Sohbet ediyor,yiyişiyorlardı.Sonra biraz daha ileride iki arkadaş gördüm.Gene sohbetin dibine varmışlar,eğleniyorlardı.Demek istediğim tamamen buydu işte.Böyle şeyleri gördükçe,sürekli zihnimi didikleyen o düşünceler tekrar geliyor aklıma.


Umarım ilerleyen senelerde bu yazılarımı okurda kendime acırım.''Vay be ben o aralar ne kadar mutsuzmuşum'' derim.Umarım..

Hiç yorum yok: